Teknolojinin hızla gelişmesi ile birlikte insanların hayatını kolaylaştıran birçok ürün ortaya çıktı. Hayatımızı kolaylaştıran bu ürünlerin başında otomobillerin de olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Gerek iş hayatında gerekse bir seyahat planlamasında otomobiller insanların vazgeçilmezi niteliğinde. Tabi teknoloji artık o kadar hızlı ilerliyor ki insanoğlu artık ‘Bunların üzerine daha ne yapılabilir?’ diye sorgulamıyor da değil.
Birçoğumuz “Jetgilleri” duymuştur. Çocukluğumuzda ekranlarda gördüğümüz Jetgillerin bir gün gerçek olabileceğini belki de hiçbir çocuk düşünmemişti. Fakat hiçbirimiz teknolojinin bu boyutlara ulaşabileceğini de düşünmemiştik. Günümüzde hayal olmaktan çıkan birçok ürün gibi Uçan Araba teknolojisi de artık hayal olmaktan çıkmaya başladı. Hatta dünya devi firmalar Uçan Araba teknolojisine milyonlarca dolar yatırım yapmaya başladı bile. Boeing, Airbus, Uber, Toyota vb. birçok büyük firma çeşitli tasarım ve ar-ge süreçlerinin ardından oluşturdukları prototipleri sergilemeye ve insanların beğenisine sunmaya başladı. Büyük firmaların içerisinde yapılan bu ar
ge çalışmalarının dışında birkaç firma nihai ürünü üretip satış listesini dahi hazırlamış durumda. Dünya genelinde insan nüfusunun artmasıyla birlikte otomobil sayısı da büyük bir artış göstermekte. Yalnızca 2021 yılı içerisinde 88 milyona yakın otomobilin üretileceği öngörülmektedir. Bu üretim sayıları da dikkate alındığında insanların yakın gelecekte trafik sorununa bir alternatif bulmak isteyeceği de çok aşikardır. Bilindiği üzere bazı teknolojik çalışmaların tüm insanlığa yayılabilmesi gerek maliyet gerekse alışkanlıklar sebebiyle pek de mümkün olmayabilir. Ülkeler genelinde trafik konusu ile ilgili yapılan bir araştırmada; İngiltere’de 2016 yılı içerisinde araç fazlalığı nedeniyle 30 milyar dolarlık ek maliyet oluştuğu belirtilmiştir. Tüm bu durumlar dikkate alındığında Uçan Araba teknolojisinin gelişmesi aslında hem bireyler hem de devletler için pozitif etken olarak gözükmektedir. Dünya genelinde Uçan Araba teknolojisi içerisinde yapılan bu çalışmalar ile birlikte ülkemizde de bu alanda çalışmaların gerçekleştirilmesi çok büyük bir değer. Yakın zamanda tanıtılan “Cezeri” ve “Tusi” isimli prototipler üzerinde ar-ge çalışmaları hali hazırda devam etmekte. Yakın gelecekte ülkemizin bu alanda dünya ülkelerine yön verecek çalışmaları gerçekleştiriyor olması da büyük bir gurur kaynağı.

2040 yılına kadar Uçan Araba sektörünün dünya genelinde yaklaşık 1.5 trilyon dolarlık bir pazara ulaşabileceği öngörülmekte. Bu pazarın büyüklüğü düşünüldüğünde geleceğin teknolojisi olarak nitelendirdiğimiz Uçan Arabalar aslında zaman olarak bizlere çok yakın. Teknolojinin gelişme hızını da dikkate aldığımızda Uçan Arabalar kısa vade içerisinde hayatımıza girebilecek bir potansiyele sahip. Kim bilir belki bizler de bir gün Uçan Araba’lar ile seyahat edebiliriz.
Kaynaklar
https://www.ces.tech/Articles/2020/Flying-Cars-in-Four-Years.aspx
Mofolasayoa, A. (2019). Potential Policy Issues with Flying Car Technology, World Conference on Transport Research – WCTR 2019 Mumbai.
Yazar